25.01.2009

İPDEN KUMAŞDAN İLLUSTÜRASYONA..

Bir ev hanımı ve Derya Baykalla olan isim benzerliğime dayanarak size evdeki işe yaramayan ip ve kumaşlardan tablolar yapmanız için yemedim içmedim site bulup fotoğraflar yükledim.Bu siteden inceleyebilirsiniz.Yalnız çok güzel bunlar yaa...Atkım bitsin artanlardan tavşan,kelebek,kedi artık hangi hayvanı tutturabilirsem...



DOĞUMGÜNÜ

Ya ben ne hamarat kızmışımda haberim yok.Dün eşimin doğumgünüydü.Bende aşağıda ki sofradaki yaprak sarması,milföy ve yaş pasta harici hepsini hazırladım.Am öldüm resmen ne zormuş yaa...En güzeli de cornfalkeslerle yaptığım bitter çikolatalı tatlılarda herkes dışardan aldım sandı ama ben yaptım nihahahahaha....Vişneli tartda beğenilenler arasındaydı.Yalnız olayı biraz abartmışım.Sarmalar haricinde hepsi kaldı.Neyse ye ye bitmez işte.Ben şimdi bir çay demler hepsini tüketirim.Hıh..
Pilli cadının dikkatine..Cornflakesli çıtırların tarifi burada...



Bu da benim eşime aldığım doğum günü hediyesi.

Ayrıca dün oxford ayakkabılarımın topuklarını değiştirdim.Böyle daha iyi oldu sanki.Eski topukları eşimin yeşil cin ayakkabısına benziyor dedikçe takmıştım.Dediği yeşil cinde leprechaun.İki de bir internette bu afişi bulup bana gösterip dalga geçiyordu.Gerçi topuğu değişsede hala aynı şeyi yapıyor ya neyse.Ayrıca 1920lerin topuk modeliydi.


Şu anki hali bu oldu.



Buda eski hali...

22.01.2009

GÖZYAŞARTICI BOMBA

Haberler sıcağı sıcağına...Gene Ankara Dil tarih ve coğrafya fakültesinde olay vardı.Bende o esnada adalet sarayından sabıka kaydı alıyorum.Adalet sarayının önünde bir tane üst geçit var.Oradan karşıya geçip sosyete pazarına gidecektim.Tam üstgeçite çıktım polisler bize çığırdı yola açın diye kenara kayıp amcalara yol verdik.Fakültenin önünden bir grup genç görüşlerini bildirmek için yürüyüş yapıyordu.Bak Ankara'nın en sevdiğim yönü bu.Üniversiteler çok aktif.Neyse ben pazara gittim sevmem öyle olaylara aval aval bakmayı.Alacağımı aldım metroya gideceğim doğal olarak sıhhiye köprüsünden geçmem gerekiyor.Millet köprüye birikmiş aşağıya bakıyor,aşağıda da bir polis yolun ortasında trafiği durdurmuş fakülteye doru bakıyor.Karşıdan insanlarda ağızları kapalı geliyor.Meğer polisler gözyaşartıcı bomba atmışlar.Millette etkilenmiş işte.Bende ağzımı kapadım,no olur ne olmaz diye ama etkisi hala devam ediyordu.Metroda bile millet öksürüyordu.Olayı tam anlamadım ama galiba eylem biraz amacını aşmış.Gerisini benim gibi sizde haberlerden öğrenirsiniz.

Ben gene olağan yazıma şöyle devam edeyim.Öncelikle üstümde bunlar vardı.Broşumda pisili.


Bunlar alındı.Buzdolabı süslerim süper değilmi?Diğer paraşüt pantolonu ve hayatımda aldığım ikinci mavi giysiyi evde giymek için aldım.Çünkü çok üşüyorum ikisininde içi ekstra tüylü.Pantolana satıcı beni öğrenci sanıp indirim yaptı.Otobüsdede parayı uzattım öğrencimi dedi bende hayır tam dedim.Bundan sonra kendimi öğrenci ilan ediyorum.Bütün indirimlerden yararlanıcam.Nihahahaha...



Bu arada ilk defa bir kitabı bir oturuşta 100 sayfa okudum.Masumiyet müzesine başladım.Sandığım gibi 1 cümle 1 paragraf değildi.Birde aşk hikayesi ya,kolay okunuyor kitap.Kitabı okurken aklıma bir defterim geldi.Okuduğum kitaplarda beğendiğim cümleleri yazdığım defterim.Onun için üzüldüm.Çünkü taşınırken kaybetmiştim.Dün bir şeyler araken bir anda karşıma çıktı.Çok sevindim.Yalnız hepsini o deftere yazmamışım.Sonradan aklıma geldi.Bir defter daha vardı.Galiba onu kesin kaybettim.Ivır zıvırla beraber atmış olabilirim çünkü buraya gelmeden önce odamı boşaltırken bir çok şeyi attım.Taaa ilkokulda tuttuğum notlar bile duruyordu.Mektuplar,günlükler hepsini çöpe yolladım.Niye yaptıysam onu.Arada açıp okuyordum halbuki.Hatıraları canlandırmak gerekiyor arada...Neyse..
BİR SİNEMAYA GİDESİM VARKİ!!!!!AMA GÜZ SANCISINI MERAK EDİYORUM.ONU İZLEMEK LAZIM.

Günün parçası ise madonnayı çok sevmememe rağmen gotik klibli Frozen parçasını çok severim.Resmen ağzım açık izlerim klibi.


Sözler:

You only see what your eyes want to see
How can life be what you want it to be
You're frozen
When your heart's not open

You're so consumed with how much you get
You waste your time with hate and regret
You're broken
When your heart's not open

Mmmmmm, if I could melt your heart
Mmmmmm, we'd never be apart
Mmmmmm, give yourself to me
Mmmmmm, you hold the key

Now there's no point in placing the blame
And you should know I suffer the same
If I lose you
My heart will be broken

Love is a bird, she needs to fly
Let all the hurt inside of you die
You're frozen
When your heart's not open

Mmmmmm, if I could melt your heart
Mmmmmm, we'd never be apart
Mmmmmm, give yourself to me
Mmmmmm, you hold the key

You only see what your eyes want to see
How can life be what you want it to be
You're frozen
When your heart's not open

Mmmmmm, if I could melt your heart
Mmmmmm, we'd never be apart
Mmmmmm, give yourself to me
Mmmmmm, you hold the key

Mmmmmm, if I could melt your heart
Mmmmmm, we'd never be apart
Mmmmmm, give yourself to me
Mmmmmm, you hold the key

If I could melt your heart

21.01.2009

ÜÇKAĞITÇI CHOCO..

O nereden çıktı şimdi diyeceksiniz.Dikkat ettiyseniz ben yemek yapmayı hiç beceremem.Anca kek yapmayı biliyorum.Geçenlerde fıstık ezmesinin son kullanma tarihinin yaklaştığını farkettim.Hemen internet başına geçip fıstık ezmeli kek tarifi bulup yapayım dedim.Lakin inat kafam içine damla çikolata ekleme gereği duydu.Oda kekin çok vıcık olmasını bilip kekin tabanına inip kalıba yapışmış benim kek paramparça oldu.Bende üstüne çikolata sos döküp halledivermiştim.Bugün misafir var kayınvalidemlerde bende hamarat gelin olarak yine bir kek ve inatla fıstık ezmeli kek yapayım dedim.Tarifi değiştirdim bu sefer yağı azaltıp unu çoğalttımki damla çikolatalar gene hamurun içinde yolculuk edip dibe vurmasınlar diye ama evde damla çikolata kalmamış.Onun yerine cinlik yapıp nutella koyayım dedim.Döktüm ortaya güzelce birde yaydım on saat hani şu bi dolu kekden olsun millet içinden fışkıran nutellaya vurulup beni bişey sansın diye bu gene dibe vur ve kek kalıba yapış.Sinir oldum.Evde hazır çikolata sosda kalmamış hemen oktay ustanın kitabına yapıştım.Bir tane vanilyalı sos buldum.Onu yaptım.Kekin üzerine aşağıda gördüğünüz gibi pahalı restaurantlardaki minnacık pastayı kocaman tabağa koyup sosu öyle serpiştirilen ve gurmeler tarafındn çok beğenilen şekliyle döktüm.Kekin parçalanankısımlarını kamufle etmek içinde kakao serptim.Ahanda özene bözene yapılan kek.Nihahahahahah..


Bu arada hata nerede buldum ben fıstık ezmesindeki yağı hesaba katmıyorum hiç ondan vıcık vıcık olup çikolatalar seyahat ediyor...

Bu arada bugün bazlama arasına annaanne salçası ve ayak kokulu ezine peyniri koyup yedim.Sonra yemeden önce gene yukarıda bahsettiğim gibi pahalı restaurantlardaki o tabakların görüntüsü aklıma geldi.Şimdi aşağıdaki fotoğrafta da çok matah bi yiyecekmiş gibi görünmüyomu.Üsdtüne batır bir kürdan tepesine bir tane zeytin yanınada iki üç ot ve nar ekşisi kakala millete 15 liradan porsiyonunu.Evde kaldıkça daha yaratıcı fikirler geliştirmeye başladım.Hadi hayırlısı..


Bu arada dün doğalgaz alamak için dışarıya çıktım.Kızılaydan aldım biraz tunalıya gideyim dedim.Kendimi Karumda buldum.O kadar yürümüşüm yani.Kıyafetim aşağıdaki gibiydi.Uzun zamandır renkli skinny jeans giymemiştim.Üstümdeki yazlık tuniği üşümeyeyim diye hırka giydim.Özlediğim deri eldivenlerimi yeni aldığım vintage görünümlü çantayıda kullanma fırsatım oldu.

Karuma gidince Zaraya uğramadan edemedim.Ama indirimde birşey kalmamış.Bula bula bu bluzu buldum.Sezonda beğenip almamıştım.Çünkü fiyatı 34 liraydı.Şimdi 10 liraya inmiş.Hemen kaptım tabi...


Günün parçasıda bu olsun hadi.Ramstein-engel...En sevdiğim parçaları.Klip rahatsız edici ama müzik özellikle giriş süper.

19.01.2009

GÜZEL BİR PAZAR GÜNÜ

Pazar günü meşhurdur insanlar uyuşuk uyuşuk yatar geç kahvaltı yapar sonra gazete okurlar falan.Bizde zaten öyle yaptık çay ve gazete.Ama eşim birde Archlord yaptı.Ben belirtmeden geçemiyeceğim.Birde wardcraftamı başlasam diyor.Öldürecek bu adam beni!!!


Baktım bu kalkmıyor hadi dedim bir Kızılay yapalım.Acızık gezelim.Bir kahve içelim falan bu iyi tamam dedi.Ben daha önce evde hazırladığım japon kombinasyonunu bu sefer dışarıda uygulamaya azmettim.Aynen böyle giyindim işte.Eşim görünce senin dışarda toton donar dedi.Bende banane ya ben bunları giyicem dedim.Güzel olmuşsun dedi.Ben sevindim tabii havalandım falan.Adamın beni etekle gördüğü yok tabii.Kızılayda beni göreceksin eşimde beğendi ya iyice havalara girdim.Neyse havalara girmrmle ilgili bir olay olmadı öyle kayıp düşmedim yani.Düşünce inanmazsınız eşim hiç gülmez.Bende gülmem.O yüzden onu çok seviyorum işte.Hemen kaldırmaya çalışır düşeni,yaşlı teyzelerden selpak alır,kedilere bayılır...Lakin tek derdimiz özsüt ve starbuksdan nefret eder.Zorla içeri sokarsın iki saat bıkbık eder.Yok o nasıl müzikmiş(starbucksda jazz ve blues çalıyo ya,sanki o sevsin diye black metal yada death metal çalacak),dekorasyon neymiş öyle o renk duvarmı olurmuş.Allahtan bir gazete bulup eline tutuşturdumda sustu.Oradan çıkıp şu kitapçıların olduğu bi sokak var adıo neydi bilmiyorum Ankaralılar bilir sokağın başında bir madenci heykeli var ne alakaysa oraya gittik ve kitap aldım.


Bunlarda beni 1 sene idare eder artık.Farkettiyseniz çok yavaş kitap okurum ben.Şimdiye kadar 2 günde okuduğum tek kitap beyaz kale oldu.Birde fırat puhahah..


Akşam bir akrabaya yemeğe gidecez.Ben dedimki eve gidip üstümü değiştireyim.Çünkü gideceğim evdeki insanlar üşümüyorlar ve hiç kombi yakmıyorlar.Üst üste giyindim.Aynen böyle birde bol giyindim ki üşüyünce koltukta büzüşmek rahat olsun diye..Bambili broşuda tutturuverdim yakama üşümeye gittik.Eşim dayanamadı erkenden kalktık.Hakikatten eşim soğuğa çok dayanıklıdır dışarıya çıkarken kazağın üstüne bir sweat atar çıkar.Ama evde hareketsizlikten dondu. Eve gelince benim fiks programlar çok güzel hareketler bunlar ve anında görüntü show izlendi.Bu arada anında görüntü show ara veriyormuş yaaa...Sinir oldum.Hıhh..
Birde yarın Anklaraya geliceklermiş ve ben gösteriye gidemiyeceğim yaaa..

Şimdide günün parçası.

18.01.2009

HAVA ŞARTLARI ZORLARSA..


Gene yağmur,kar,karla karışık yağmur falan.Yani dünkü hava şartları.Biz gene kapalı mekanlarda yemek yemek zorunda kaldık.Malum antares...En yakın orası nasılsa..Fiks menümüz burger kingden bıg king xl eşimle Azmana,bana da yeni ürün Steak house...Tekrardan bıg kinge dönmeye karar verdim.Azıcık d&r'a uğrama..Fırat'ın kitabı çıkmış kuşe kağıtta.Mizah bölümünde onu bulup almak ve gözümü ayırmadığım Claire'sde indirim devam ediyor.Hemen taç,saç bandı ve kemer bulunup görev bilincindeymiş gibi nefes nefese ürünler alınır...Kıyafetlerde sonsuz takıntı gri varlığı devam ediyor.Üstümdeki siyah karpuz kollu kadife gömlek geçen seneden.Unutmuşum uzun zamandır giymeyi.Tekrarlamak lazım.Mutlu olmak.. Alınan ürünler aşağıda.Bu arada bu Fırat ne komik.Elinde kocaman somun ekmek yalınayak geziyo hep.Atıp tutuyor,bütün çocukken yaptığımız şeyleri yapıyor.Evde köpek var diye yalan söylüyor mesala dua okuyor sübhaneke amin diyor birincilik teli var birde bunun'en birinci ben oldum'diyor.Hemen okunup sindirildi tarafımdam..



Nihayet elimde 3 aydır sürünen melekler ve şeytanlar kitabıda bitti.Ellerim boş kaldı.Olsun Fıratıda okudum Melekler ve şeytanlarıda..En birinci ben oldum.

16.01.2009

YAĞMUR,DEPRESİF DUYGULAR VE SİSLER EVİ

Ne zamandan beri film izlemiyorum dedim kendi kendime...Dışarıda yağmur yağıyor,birileri hasta,başkalarıda hasta,ben yorgun,mutsuz ve umutsuzken aklıma babamın bana tavsiye ettiği bir film geldi.Bu filmi belkide 2 sene önce söylemişti.Akşam işten eve geç gelmiştim.Ne yaptınız bugün diye sordum.Bir film izledik çok güzeldi,sisler evi ismi izledin mi diye sordu.Ben hayır dedim.Çok güzel mutlaka izle dedi.Bu aralar ailemi çok özlüyorum.Uzun zamandan beride görüşemiyoruz yüzyüze..Filmi izleyeyim dedim ve babamın niye bu filmi bu kadar beğendiğini anladım.Çünkü filmdeki kadın evini kaybedişyor ve onu almak için savaş veriyor.Çünkü ev ona babasından kalmış.Bizde Eskişehirdeki o güzel evimizi yok pahasına satarak kaybetmiştik.Borç yolunda o evle beraber bütün çocukluk hatıralarım ve mutluluğumda gitmişti.İşin kötü yanı o eve çok değer yüklemiştik.Yalnız filmde kadının evle beraber eşyalarıda gidiyor.Bizim eşyalarımız gitmedi tabii...Ama ya onlarda gitseydi.Hele benim gibi her eşyaya anlam yükleyen onların uğuruna inanan,hatıralarını saklayan ve çoğunuda kaybeden biri için çok hazin olurdu herhalde.Ama filmin sonunda aslında malın mülkün hiç bir şey olduğu trajik bi şekilde milletin gözüne sokuluyor ya; zaten çok kötüyüm beni iyice mahvetti.Biliyorum bu çok mutsuz bir yazı oldu.Buda bu sefer böyle olsun artık.Filmi neşeli bir zamanda izleyinde benim kadar etkilenmeyin...Bu arada Ankara'ya yağmurda hiç yakışmıyor.

ŞU SULUBOYA RESİM DEDİKLERİ

İşte aynen aşağıdaki gibi oluyor.Daha fazlası için link...






Resim yaparken de bunu dinleyeceksin..Aklıma Mesut Yar geldi ya...Gitti romantizm.


Yok bu daha iyi olurdu herhalde..

14.01.2009

KİŞİSEL STYLE

Piksi'nin (ismi bu herhalde)flickrdeki fotoğraflarına bayıldım.Kişisel tarzını blog yapmak yerine Flickrde fotoğraflarını yayınlayarak paylaşıyor.Ben hepsine göz gezdiremedim ama bir kaç sayfada beğendiklerim bunlar oldu.Genelde vintage parçalar ve elbiseleri giyiyor.Bayan olmanın avantajını burada zaten.Elbise giyebilmnek.Bende düğün dernek dışında elbise giymeye bir alışabilsem:(Daha fazlası için link..

SAHİBİNİN KİŞİLİĞİNİ YANSITAN EVLER

Şu adresten daha önce bahsetmiştim.Aşağıda gördüğünüz ev dekorasyonu benim zevkime en uygun olanlardan biri.Evde yaşayanlardan biri büyük ihtimal sanatçı.İçim aydınlandı bu fotoğrafları görünce.




12.01.2009

ARABA KOKUSUMU!!!

Şu aşağıda gördüğünüz cismi Claire's de gördüğümde satıcıya aynen bunu sordum.Bu ne araba kokusumu?..lakin değilmiş.O bir tırnak törpüsüymüş.Bende gene 7 yaşındaki saf çocuk sorusu.E bu kağıt.Törpüyü kullandıkça bitiyormu!!!Satıcı bayan eveeett!!!Ben e iyi alayım bari bir tane.Bayağı bir renkli çeşitleri vardı ben bunu beğenip aldım.Fiyatıda oldukça uygun.


Böyle renkli bir törpüyü alınca aklıma çocukken en sevdiğim oyuncağım yıldız geldi.Eve gelince onu hemen arayıp bulup çıkardım piyasaya.Hal renkli ve neşeli..


Canım dizi izlemek istedi ama tek başına izlemek olmazdı.Yanına bir kahve ve böğürtlen reçelli kakaolu kek..Kek yalnız kaldı.O zaman çikolata soslu muzda koyalım:)


Neyse artık blogdan ayrılma vakti.Ütüler beni bekler.Günün şarkısınıda eklemek isterdim ama dailymotionda kapanmış.Başka alternetif bulasıya kadar babay...

11.01.2009

İPE,YÜNE VURDUM..

Yok evde oturmanın sıkıntısı bir türlü geçmiyor.Her an işdfe bulabilirim diye kursa falan da gidemiyorum.Resim yap,kitap oku,dizi izle,alışveriş,blog falan hiçbiri zevk vermez oldu.Nerden aklıma geldiyse örgü örmeye karar verdim.Gittim kazık gibi kalın iplerden aldım.Atkıyla işe başlıyayım dedim.Satcı bayana şiş soruyorum elin sıkımı gevşekmi dedi.Bilmem en son ilkokulda el bezi örmüştüm dedi.Ben sana sıkı örüyormuş gibi şiş vereyim dedim.Sonra ipleri kapıp kayınvalideme koştum ben atkı öreceğim ama düzü biliyorum tersi bilmiyorum dedim.Oda öğreteyim dedi.İki üç gün dandik bir iple abuk subuk denemeler yaptım.20 sıra ters,10 sıra düz,bir ters bir düz derken öğreniverdim.Gördsüğünüz gibi atkımada başladım.3 aya herhalde bitmiş olur seneye kullanmaya da başlarım gibi geliyor...

8.01.2009

CHOCO İNDİRİMİ GÖREV BİLDİ..

Başlıktanda anlıyacağınız gibi alışveriş yaptım ama öyle abartı bişey almadım.Valla..Bu sefer aksesuar aldım.Topshopdan bu bereyi aldım.Birde yelek beğenmiştim böyle salaş bişi ama beden kalmamış vazgeçtim.

Clariesde indirim varmış orda dengem kayboldu işte..Mesela şu çanta için bir kzıla göz dalaşına girdik.Bu çantayı ben hafta sonu görmüştüm.Alıp almamakta karar kılamamıştım.Bugün bi baktım elimde çanta clariesteyim.Bir kız gelip çantayı gördü yanında da annesimi var ne başladı çantayı aramaya.Yanındaki annesi farzettiği kişiye kuluplu kırmızı diyor ama ikiside bulamıyorlar.Çünkü o tek kıymetli yarı fiyatına çanta bende nihahahahha...Elimden kapacaklar diye korkuyorumda.İkiside iri yarı...Aradılar annesi bunun beyazını ama kulpsuzunu gösteriyor,bu çık diyor..Kırmızı el çantası gösteriyor bu gene cık diyor.Benim için bi kıymete bindi çanta.Öyle bekliyorlar bırakayımda gideyim diye.Ben inat ettim bırakmadım.Sonra vazgeçip gittiler.Neyse bende sallana elimde çanta gezmeye devam ettim.



Sonra bu tacı küpeleri aldım.



He birde yüzük aldım.Bak şimdi bendeki manyaklığa.Bu yüzükde öyle kabak gibi duruyor ben aldım hemen kasaya ödemeye gidiyorum.Kasadaki bayan parmağınıza oldumu dedi.Bende bilmem dedim.Açtık yüzük parmağına küçük,orta parmağına küçük,işaret parmağına tam.Dedim küçüğü olsun bu olmaz.Aradık ondan da yok.Aldım hemen parmağıma taktım.Öyle geziyorum işte...


Ya birde Zaradan iş görüşmelerine giderken giymek için bir ayakkabı aldım ama fotoğrafını koymayacağım.Oda uğursuz çıkacak diye korkuyorum valla.Birde dün yağlı boya tekniği ile yaptığım suluboya resmim.Bu seferkinde biraz problemler var ama unutmuşum resim yapmayı ya..